9 Haziran 2012 Cumartesi

Elektrik kesilince telefon nasıl çalışır?


Size şaşırtıcı gelebilir ama, telefon evimizdeki en basit cihazdır O kadar basittir ki, ana yapısı yüzyıldır değişmemiştir Eğer 1920′li yıllardan kalma bir antika telefon bulabilirseniz, fişini duvardaki deliğe takın, gayet iyi çalışır

Telefon sistemi o kadar basittir ki, evimizin bir ucuna bir aparat, diğer ucuna bir başka aparat koyup, bunları birbirlerine araya 9 voltluk bir pil ve bir rezistör koyarak bağlarsanız, kendi interkom sisteminizi yaratmış olursunuz Bu telefonlarla kendi aralarında rahatça görüşme yapılabilir


Telefonlarımızı duvardaki duylara ve oradan da santrallere bağlayan, genellikle biri kırmızı, diğeri yeşil iki kablo vardır Yeşil kablo konuşma için ortak hat olup, kırmızı kablo vasıtası file santralden telefonumuza 6 ile 12 volt arası, 30 miliamper seviyesinde bir akım gelir

Eğer basit bir granüllü ahizeye sahipseniz, sesinizin dalgalan, bu granülleri az veya çok sıkıştırarak, santralden kırmızı kablo ile verilen, yaklaşık bu 9 voltluk akımın karşı tarafa değişik kuvvetlerle gitmesini sağlar Karşı tarafta kulaklıkta da, bu defa tam tersi olur ve bu değişik akımlar titreşim yolu ile sese çevrilir
Telefon konuşmasını ileten bu çok zayıf akımı çok uzaklara taşıyabilmek için bir frekans limitlemesi yapılmıştır Yani frekans olarak 400 saykılın altında ve 3400 saykılın üstündeki sesleri sistem kabul etmez, yok farz eder Bu nedenledir ki, bazılarının sesleri telefonda daha farklı gelir

Telefonun çalışabilmesi için gerekli 6-12 volt akımın telefon santralından gelen bakır telle sağlandığını belirtmiştik Bu nedenle evinizde ceryan kesilse bile, telefona gerekli akım santralden sağlandığı için, çalışmaya devam edecektir

Peki telefon santralının cereyanı kesilirse ne olur? Bu duruma karşı santrallerde çok büyük bir batarya sistemi bulunmaktadır Ayrıca bir de yedek elektrik jeneratörü vardır ki, cereyanın kesilme durumunda bütün telefon şebekelerini beslerler ve telefonların çalışmalarını sağlarlar

Mikrodalga fırınlar yiyeceği nasıl pişirir?

Diyelim ki, normal bir fırında bir keki pişiriyorsunuz Kekler normal olarak 170-180 derecede pişirilirler Ama siz fırını yanlışlıkla 250 dereceye ayarlarsanız, olacak olan, kekin daha içi ısınmamışken, dışının yanmasıdır Normal bir fırında, ısı önce yemeğin piştiği kap sonra da yemeğin dışı ile temas eder ve oradan içine doğru yayılır Fırının içinde ısınan kuru hava da, kekin JÇİ hala nemli iken dışını kurutur ve kahverengi bir kabuğun oluşmasına yol açar

Bir mikrodalga fırında kullanılan, yani yiyeceğin üzerine gönderilen mikrodalgalar 2500 megahertz frekansındaki radyo dalgalan boyutunda olup, frekansları FM radyo bandı frekansının yaklaşık 20 mislidir
Bu frekanstaki radyo dalgalarının ilginç bir özelliği vardır Su, yağ ve şeker tarafından çok rahat emilmelerine rağmen plastik, cam, seramik gibi malzemeler, nitrojen ve oksijen gibi gazlarca emilmezler ve tekrar gerisin geriye yansıtılırlar

Sık sık mikrodalga fırınların, yiyeceği içinden dışına doğru ısıttığını duyarsınız Bu doğru değildir Dalgalar doğrudan yiyeceğin yağ ve su moleküllerini etkilerler Yani yiyeceğin dışından başlayıp içine doğru ilerleyen veya tam tersi yönde bir ısınma söz konusu değildir Su ve yağ molekülleri yiyeceğin her tarafına dağılmış olmaları sebebi ile, ısınma da aynı zamanda her yerde olur

Tabii ki bazı sınırlamalar da vardır Radyo dalgaları yiyeceğin daha kalın ve yoğun kısımlarından farklı şekilde direnç görerek geçtiklerinden, yiyecekte farklı sıcaklıkta noktalar oluşabilir
Radyo frekansındaki bu mikrodalgalar, oksijen ve nitrojen tarafından emilmedikleri için, mikrodalga fırında bulunan ve çoğunlukla bu gazları içeren hava da, diğer fırınlardaki gibi sıcak olmayıp, oda sıcaklığındadır Bu da ısınan hava tesiri ile yiyecekte, kızarmış bir kabuk oluşmasına mani olur

Bir mikrodalga fırınına, giysilerinizden birini koyarsanız, kumaş aniden ısınır ve içerdeki havayı da ısıtır Kumaş yanmasa da normal bir fırında olacağı gibi kumaşın yüzeyinde kırışık bir kabuk oluşur
Daha ilginci, bir mikrodalga fırının içine bir kahve fincanı içinde su koyarsanız, fincanın içindeki suyun ısısı, suyun kaynama noktasını geçtiği halde, suyun kaynamadığını, hava kabarcıklarının çıkmadığını görürsünüz Bu suyu fırından alır, içine bir kahve kaşığı sokar veya onu içinde kahve bulunan bir kaba dökerseniz, aniden kabarcıklarla kaynayacak ve hatta taşacaktır

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder